Budo, bir
savaş sanatıdır; savaş sanatları deyince insanların genel olarak içlerinde
bir ürperme ve tedirginlik olmaktadır. Oysa ki, yaşamımızın her alanında
korkular ve tehlike ile karşı karşıya kalmaktayız. Bu korkularımızı ve
endişelerimizi yenmek düşüncesi ile bu sanatları uygulamaktayız.
Savaş sanatları insanları kötü yoldan alıkoyan, bedeni ve zihni terbiye eden
bir yaşam biçimidir. Bu sanatları gerektiği kadar uygulayanlar yaşamdaki tüm
zorlukları kolayca aşabilirler; çünkü kendilerine saygılı ve
güvenlidirler...
İçindekiler
·
Kitaba
başlarken
·
Türkiye-Japonya ilişkileri
·
Savaş
sanatı bir yaşam şeklidir
·
Shihan’a kulak verin
·
Savaşçı
nedir?Kimlere Savaşçı denir?
·
Uzakdoğu sistemlerinde Savaş Sanatları ve Savaşçı kavramı
·
Savaş
nedir?Ne ile ne amaçla ve neden savaşıyoruz?
·
Savaş
sanatlarında hem eğitimci,hem Komutan olmak
·
Strateji
·
Savaş
sanatında ruhsal mücadele
·
Savaş
sanatında başarılı olmak
·
Alıştırma yapmak
·
Sabaku
(Sabaki)
·
Dojo
nedir?
·
Tatami
nedir?
·
Hara
nedir?
·
Meditasyon
·
Japon
savaş sanatları
·
Kyokushin karate
·
Ashihara karate
·
Karate
do
·
Shotokan karate
·
Aikido
·
Jiu
Jitsu
·
Judo
·
Kendo
·
Kyudo
·
Ninjutsu
·
Tai
Jutsu
·
Jutai
Jutsu
·
Kobujutsu
·
Sumo
·
Japon
savaş sanatları kurucuları
·
Japonca
stillere ait terminoloji
·
Yotsu
no rain
·
Kuşak
Renklerinin dili
·
SAMURAI’LER
·
Japonya
tarihi ve Samurai dönemleri
·
Samurai
felsefesi
·
Bushido
felsefesi
·
Ölüm ve
Samurai
·
Sakura
ve Samurai
·
Savaş
alanında ölüm
·
Seppuku
(Harakiri)
·
Samurai
ordusu
·
Samurai’ların isimleri
·
Japon
kılıçları
·
Japonca
kültürü ve dili üzerine
Savaş
Sanatları deyince insanların genel olarak içlerinde bir ürperme ve
tedirginlik olmaktadır.Oysaki; hayatımızın her alanında korkularla ve
tehlike ile karşı karşıya kalmaktayız.Bu korkularımızı ve endişelerimizi
yenmek düşüncesi ile bu sanatları uygulamaktayız. Yaşamımın büyük bir
bölümünü uğrunda feda ettiğim,bir yaşam felsefesi olarak sosyal yaşantıma
intikal ettirdiğim “Savaş sanatları “ ve kültürü hakkındaki bilgi ve
deneyimlerim’den elde ettiklerimi sizlerle paylaşmak için bu kitabı yazmış
bulunmaktayım.Bu kitaptaki bilgilerin büyük bir eksiliği dolduracağına
inanıyorum.
Eskiden bu
sanatlara ilgi duyanların bir çoğu vurdu,kırdıyı seven,daha önce birisi
tarafından dövülen ve daha sonra bu sanata ilgi duyan,yaşamı bu yolda arayan
kişiler tarafından benimsenirdi. Oysa ki son 10 yıldır bu sanatlarda
bilimsellik arayan,bu sanatları bir yaşam felsefesi olarak benimseyen,
antrenmanlarda huzur bulan ve sağlık için uygulayan insanların varlığını
gözlemlemekteyiz. Eskiden bir salonda örneğin ; bir marangoz ustasını
görmeniz doğaldı. Ancak bir Avukat veya bir Doktorun olması insanları
şaşırtıyordu. Zira bu sanatlara vahşet gözüyle bakıldığından dolayı,
Üniversite mezunu kişilerin bu sanatı uygulaması gerçekten şaşırtıcı idi.
Son zamanlarda kişiyi derin bir ruhsal dinginliğe, huzura,sağlığa
kavuşturan, hatta; Psikolojik baskı ve saldırılara karşı kendisi ile
mücadele etme gereği duyanların sanatı haline gelmiştir. Peki insanlar
aradıklarını bulabiliyorlarmı? Aylarca, hatta yıllarca Savaş sanatını
uygulayanlar neden sosyal faaliyetleri veya yaşamları içerisinde bazen
saldırılarda çaresiz kalıyorlar?..
Bunun
cevabı çok basit ; çalıştığınız sistemden çok hocasının etkisi ile
alakalıdır. Bir sanat dalı çok iyi olabilir. Ancak öğreten kişinin deneyim
ve bilgileri yetersiz ise,o sanat dalının değil, hocanın yetersizliği söz
konusudur.
Daha önce
de vurgulamıştım; Tekme ve yumruk atmakta ustalaşmış insanlar bile dış
alandaki saldırılarda yetersiz kalmakta ve öğrettiklerinin dışında hareket
ederek öğretisi ile ters düşmektedir.Bir hocanın yaşam tarzı ve kişiliği
sanatına yansımaktadır. Sosyal yaşantısı içerisinde sakin olmayı
beceremeyen,en ufak şeyde tartışan,sorunları büyüten,sürekli dövmek ve kavga
kavramlarından bahseden bir hocanın hocalığından şüphe edilir. Yıllarca
erdemlilik ve bilgelikten nasibini alamamış kişileri örnek aldık. Başı belli
olmayan, dedikoduların bir hayli yüksek olduğu,salonların bir birlerine
savaş açtıkları dönemleri yaşadık. Bizlere doğru yolu gösteren erdemli
insanları inkar etmiyoruz. Zaten onlar olmasaydı, çoğumuz bunları bir yaşam
biçimi olarak sürdürmeye devam edecektik. Ne yazık ki bu kötü
alışkanlıklarını sürdürenler maalesef yine var. Sanatını siyasete alet
edenler, kendi siyasi veya sosyal yaşantısı, menfaati için sporcularını
kullananlar var. Menfaatlerine göre, yeri geldiğinde insancıl, yeri
geldiğinde başka türlü davrananları gördük. İnsanların manevi ve din-i
duygularını istismar edip, onları dili ile kandıran, paralarını alabilmek
için bu sahte dostluğu sergileyenleri de gördük. İşte bu örnekler bizim
doğru yolu bulmamıza neden olmuştur. Bir kişinin gerçek bir insan olması
için henüz bir okul kurulmamıştır. İnsanlığın öğretildiği bir okul
yok.İlkokul mezunu da olsanız, Yüksek tahsilli de olsanız neticede bu kavram
okullarda öğretilmiyor. Sadece insan kimdir,neden meydana gelmiştir ve nasıl
yaşar öğretileri ile sınırlıdır.İnsanlıktaki maksat doğruluk ve dürüstlük
adınadır. Bizim için insan;başkaları için yaşamayı da bilen, başkalarının
huzur ve refahı için kendisinden fedakarlıkta bulunabilen anlamındadır.
Savaş sanatları ile iştigal edenlerin bu sınıftan olması bir
kuraldır.
Savaş
sanatları insanları kötü yoldan alıkoyan,bedeni ve zihin’i terbiye eden bir
yaşam biçimidir. Bu sanatları gerektiği kadar uygulayanlar hayattaki tüm
zorlukları kolayca aşabilirler; çünkü kendilerine saygılı ve güvenlidirler.
Mutlu, huzurlu, emniyetli ve sağlıklı bir yaşam dilerim. -
ShihanŞefik
Gülten
Sayfa: 256
Boyut: 14x 23 cm2
ISBN: 975-92525-?-?
Kağıt: 80 gr. Lüks Kitap Kağıdı
Cilt: Amerikan Cilt
Kitabın Önerilen Satış Fiyatı
15 TL'dir.
Kitaplarımızı
kitabevlerinden temin edebilirsiniz veya İnternet üzerinden satın
alınabilirsiniz.
|